Super Lig Değerlendirmesi 1 (Davut Güngör)

Paylaş
 

2016-2017 Sezonu Kulüplerimiz Hakkında Kısa Değerlendirme:

         Bilyoner.com KBL’de yine her takımın birbirini yenebildiği, başarılı olmanın yalnızca oyuncu kadrolarından oluşmayacağını yaşayacağımız çok heyecanlı bir sezon bekliyorum. Dört yabancılı sistemde oyunun akışı ve maçın gidişatı ne kadar oyuncuların performansı ile olacağı düşünülse de aslında takım kurgusunun önemli olduğunu, antrenör etkisinin kazanmada en önemli etken olacağını göreceğiz. Belki de şans dediğimiz faktörün aslında kurumsal yapı, idareci, menajer, antrenör yani ekip başarısı olduğunu anlayan kulüpler bir adım önde olacaklardır. Devşirme oyuncuların da çok önemli bir etken olduğunu, hatta başarıya giden yolda en büyük güç olduğunu göz ardı etmemek gerekir.

Yazımda, transferlerin devam ettiği bu dönemde kulüplerin geçen sezonki durumları ve yeni sezon hedeflerinden bahsedeceğim. Yeni sezona yaklaşırken ikinci yazımda ise takımların oyuncu kadroları ile değerlendirmelerini yapacağım.

Fenerbahçe: İskelet Türk kadrosundan her geçen yıl önemli kayıplar yaşamasına karşın  2015-2016 sezonunda Hatay Büyükşehir Belediyesi ile oynadığı final serisini, Avrupa ve Türkiye’de uzun senelerdir elde ettiği tecrübesini yansıtarak kazanmayı bildi ve beklenen şampiyonluk kupasını müzesine koydu.  Fenerbahçe Spor Kulübü  2016-2017 sezonunun kolay olmayacağının farkında. Özellikle baş antrenör George Dikeoulakos ve takımın tecrübeli menajeri Didem Akın, yönetim ile birlikte yeni sezon için önemli yabancı transferler yapmaya başladı. Hedefe giderken fark yaratacak yerli ve yabancı kadro derinliği ve özellikle Türk oyuncu transferi konusunda zamanla daha geniş bir çalışma yapmaya ihtiyaç duyacakları kanısındayım.

————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————

Galatasaray: Ülkemizin önde gelen başarılı antrenörlerinden Ekrem Memnun’un ayrılması ile en önemli güç kaybını yaşadıklarına inanıyorum. Geçen sezon yaşanan maddi sıkıntılardan dolayı yaşanan olumsuzlukların bu sezon yaşanmamasını umuyorum. 1989’da Amerikalı Betsy Bailey’nin takımın başına getiren Galatasaray yönetimi o dönemlerde yadsınamayacak başarılar kazandı. Ülkemizde farklı bir ekol yaratan Betsy Bailey’in başarılarını göz ardı etmemek gerektiğinin farkındayım fakat Galatasaray’ın en önemli başarıları Ekrem Memnun döneminde yaşadığını unutmamak lazım. Ayrıca kulübün altyapısı, hedef oyuncular ve oyuncuların gelişimi konusunda Memnun’un yokluğun büyük ölçüde hissedilecektir diye düşünüyorum. Yeni antrenör Marina Maljkovic ve yeni oluşumu merakla beklerken hem kulüp hem Türk basketboluna katkı sağlamasını ümit ediyorum.

————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————

Hatay BŞB: Özellikle 2015-2016 sezonunda yakaladıkları başarı yadsınamaz. Başarın başında takımın oluşumunu yapan antrenör Ekin Baş’ın kadro oluştururken titiz davranması ve kadronun idaresini başarılı bir şekilde yürütmesi önemliydi. Doğru kadro yapılanması sonrasında sezon içerisinde oynadıkları iyi basketbol ve ardından gelen final başarısı ile sezonun flaş ekibi oldular. 2016-2017 sezonunda ise geçen sezon yaşanan başarının ne denli sürdürülebilir olduğunu göreceğiz. Ekin Baş’ın yine titiz ve iyi kadro kuracağı inancındayım. A takım başarısının çok değerli olduğunu hepimiz biliyoruz fakat asıl kalıcı olan başarılar altyapıya yapılan yatırım ve o bölgedeki kız çocuklarının spora teşvikinin yapılması ile olacaktır. Bunun olabilmesi için ayrı bir ekip oluşturmak, enerji harcamak gerekir. Bunun planlamasının hem şehre hem kulübe hem de Türk basketboluna büyük katkısı olacaktır. Zamanla bu oluşumu yapacaklarına inanıyorum.

————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————

Mersin BŞB: Uzun yıllardır hem erkek hem de kadın basketboluna önemli yatırımlar yaptılar. Erkek takımının ardı ardına iki sezonda iki lig düşmesi bölge için olumsuz etki yaratsa da bütçe ve iç işleyişi bizlerden daha iyi bilen yöneticilerin planlamasına saygı göstermek gerek. Mersin yıllarca değişken sıralamalarda sezonu bitirmesiyle sürdürülebilir başarılar konusunda başarısız olsa da, kadın takımının sürdürülmesi konusunda istikrarlı olmalarının şehir ve ülke basketbolu için çok önemli olduğuna inanıyorum. 2015-2016 sezonunda Zafer Kalaycıoğlu’nun takımın başına getirilmesi ve başarılı antrenörün stratejik transferleri ile başlayan serüven, aslında çaktırmadan final oynayacak hatta özlem duyulan şampiyonluğun yaşanabileceğini tüm camiaya hissettirdi. Sezon içerisinde yaşanılan ayrılık takımda başarılı bir antrenörün ayrılmasından ibaret değildi, aslında Zafer Kalaycıoğlu’nun ismi, tecrübesi, takım ve oyunculara hakimiyeti ve büyük bir yönetimi kaybettirdi. Bu durumu kendi içlerinde çözerek yıllardır kulübün (Tarsus) içerisinde olan  Özlem Şencan’a takımı emanet ettiler. Sezon başında kurulan başarılı kadronun ve Özlem Şencan’ın da sporcularla iyi iletişimi ile yarı final oynadılar. Yeni sezon için transfer ve yapılanma çalışmalarının sürdüğü Mersin BŞB’de sürdürülebilir başarıların olup olmayacağını zamanla göreceğiz. Burada Mersin BŞB’yi takdir edecek en önemli çalışmanın altyapı olduğunu söylemek gerekir. Geçmiş yıllarda Mersin Doğa koleji ile işbirliği yaparak Doğa kolejinin aslında Mersin’de altyapı konusunda her yıl önemli çalışmalar yapan Mustafa Demir’in yıllarca çalıştırdığı oyuncuları alarak kulübe önemli sporcular kazandıran Mersin BŞB’nin bu sporcularını TKBL’de oynatarak oyuncuların gelişimine önemli katkı sağlamakta olduğunu da ifade etmek gerekir.


Abdullah Gül Üniversitesi: Uzun yıllardır kadın basketboluna önemli yatırım yapan Kayseri ekibi, yıllardır şehirde kadın takımının sürdürülmesi için büyük çaba harcamakta. TED Kayseri Koleji ile başlayan serüven, Kayseri’nin önde gelen isimlerinden ve asıl yönetimi oluşturan Ömer Yağmur ve Celal Turgut’un üstün gayretleri her sezon üst sıraları zorlayan iki sezon üst üste FIBA Eurocup Avrupa kupasında final oynama başarısı gösterdi. Şehirde varlığını sürdürebilmesi ve kadın basketboluna hizmet etmeyi sürdürebilmek adına takımın isim değişiklikleri yaşadığı fakat öncelikle şehre verdikleri değerli heyecanın bitmemesi hatta büyüyerek devam etmesi için çaba harcayan yönetim istikrarın en önemli göstergesi oldular. Antrenör Ayhan Avcı ile 2007’den günümüze başarılı bir dönem yaşayan aynı zamanda genç yetenekleri kadrosuna dahil etmeye çalışarak gençlerin gelişimine katkı sağlamaktalar. 2007 yılında yaptığı önemli yatırımla altyapıda (Genç Kızlar’da) yaşadığı Türkiye finali ve o gençlerin ülkemizin önemli isimlerinden olması yadsınamayacak başarılar arasındadır. 2014-2015 sezonunda Kadınlar Birinci Ligi’nde final oynama başarısı gösteren Kayseri AGÜ takımı, 2015-2016 sezonunda yaşadığı şanssız sakatlılar sonucunda aslında başarı olarak değerlendirilmesi gereken fakat antrenör Ayhan Avcı’nın kariyer ve başarısı ile kulübün hedeflerinin büyümesi sonucu bazı değerlendirmelerde yarı final oynamaları hatta çeyrek finalde Galatasaray gibi güçlü bir takımı elemeleri başarı sayılmadı. AGÜ şehirle bütünleşmeyi başarmış bir kulüp, ülkemizde birçok kulübe örnek teşkil edebilir fakat idari ve yardımcı antrenör kısmında istikrarsız sayılan yapıyı geliştirmeye ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum. Lider yapısı olan Ayhan Avcı’nın başarıları paylaşacak tecrübeli bir ekip oluşturması hem kendisine hem şehre hem de kulübe katkısı olacaktır. Son olarak çok değerli bir isim olan Müge Berkalp ile çalışan aynı zamanda Kayseri’de ekol olan Arap Birol lakaplı (Birol Taşçı) ile çalışan ve kendisine sürekli bir şeyler katmak için çaba harcayan, altyapıya değer veren aynı zamanda sürekli kulübe yeni sporcular kazandırmak için çaba harcayan Taşçı’nın kulübe katkısı önemli olacaktır. AGÜ’nün 2016-2017 sezonu için yapılanma ve kadro oluşumu konusunda yine başarılı bir ekip oluşturacağına inanıyorum.

————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————

İstanbul Üniversitesi: Kadın basketbolunda ekol olan ve hem Milli takımlara hem de ülke basketboluna önemli sporcular yetiştirmiş, altyapılarda çok değerli başarılar kazanmanın yanı sıra önemli çalışmalar yapan İÜSK, 2015-206 sezonunda ligin en başarılı ekiplerindendi. Antrenör Fırat Okul’un başarılı çalışması, hırslı yapısı ile birleşen tecrübeli saygın yapısı ile idari yetkili menajer  Remzi Dilli’nin müthiş ekip olması, takım kurgusu ve oyuncu kadro yapısının takımın sezon içerisinde düşmeyen başarı grafiğini belirleyen en önemli etken olduğunu düşünüyorum. Ekip çalışmasının başarısına inanmanın önemli olduğunu gösteren Fırat Okul ve Remzi Dilli, onlara önemli katkı sağladığına inandığım yardımcı antrenör Emre Özsarı ile çok başarılı bir sezon yaşadılar. Uyumlu bir yabancı kadrosuna İstanbul Üniversitesi Spor Kulübü’nde yetişen genç sporcularla çok başarılı bir sezon yaşadılar. Özellikle genç sporcuların gelişimine önem veren kulüp yapısına, burada yetişmiş Fırat Okul’un azimli çalışması, yardımcı antrenör Emre Özsarı’nın katkısı ve hem antrenörlere hem de sporculara önderlik yapan Remzi Dilli idaresinde 2016-2017 sezonunda yine başarılı olacaklarına inanıyorum.

————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————

Samsun Canik Belediye: Sezon başında ligden düşecek takımlar arasında olacak diye gösterilen takım Mehmet Can Öztürk’ün başarılı çalışması ve perdenin arkasında bulunan gizli kahraman hem asistanlık hem idarecilik yapan Uğur Özden’in katkıları yadsınamaz. Çok başarılı geçirilen sezonun ardından benim anımsadığım iki sezon üst üste çalıştıkları tek ekip olma özelliği taşıyan Mehmet Can ve Uğur Özden ekibi için yeni sezon kolay olmasa da yine başarılı olacaklarına inanıyorum. Uğur Özden’in yakın zamanda altyapılar ve şehirde yaşayan gençlere de katkılarını yaşayacağız. Aslında Canik Belediyesi her dönem altyapıyla ilgili çeşitli haberler yapmasına karşın sürdürülebilir bir yapı oluşturamadılar. Kulübün geleceği için altyapıların önemli olduğunu ve bu çalışmaları yapabilseler kulübün gelecekte işleyişinin daha kolay olacağını biliyoruz. Şehrin takımı olabilme en azından ilçenin takımı olabilmenin o bölgedeki halkın çocuklarına hizmet vermekten geçtiğini söyleyebilirim. Bu çalışmalardan doğacak sinerjiyi kullanabilmek ve o gençler içerisinde birkaç yıl içerisinde A takıma oyuncu koyarak takımın maliyetlerini de  düşürmeleri açısından önemli olacaktır.

————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————————

Basketbolu Geliştirenler Derneği (BGD):  2015-2016 BGD’nin henüz ilk sezonu olmasına karşın kulüp yönetiminin özellikle camiada saygın kişiliği ile bilinen Işık Eyigüngör ve yönetiminin olduğu kulübün sezonu ilk beş sıralamasında bitirmesi gerektiği konuşuldu ve buna inanıldı. Bunun sebebi çok uzun anlatılacak konulardan biri aslında… BGD kurumsallaşma konusunda tecrübeli ve önder yönetimi, tecrübeli idari menajer Murat Tümer’in olması ve bir önceki sezon alt ligde çok üst düzey bir takım oluşturarak, Erdal Yeğin önderliğinde lige mağlubiyetsiz çıkan BGD’nin camiada yarattığı izlenimden kaynaklandı. Basketbolu Geliştirenler Derneği yönetimsel çok başarılı çalışma ile İstanbul Üniversitesi ile birleşmesi ile BGD isminin ne denli önemli olduğunu camiaya gösterdiler. Bu çalışma ile tarihi kulüp olan İstanbul Üniversitesi’nin tarihi bir başarının eşiğinden dönerek Avrupa FIBA Euro Cup’ta final oynamayı kıl payı kaçırarak yarı final oynama başarısı gösterdiler. Belki de Euro Cup’ta final hatta şampiyonluk yaşayacakken kadın basketbolu için üzücü bir olay yaşandı ve en önemli sporcularından yoksun çıktıkları yarı final maçını kaybettiler. BGD’nin 2015-2016 sezonunda yaratılan ortam ve hedefin yüksek gösterilmesine ek olarak lige şansız başlangıç yapmaları önce antrenör Erdal Yeğin ile yolları ayırmalarına sebep oldu, ardından asistan antrenör Ender Kaya ile güzel bir sinerji kazandılar. Ender Kaya’nın genç olmasından kaynaklanan nedenden dolayı Aydın Uğuz’un takıma katılması ile öncelikli hedef olan ilk sekiz yani hem play-off hem de 2016-2017 sezonu için Avrupa Kupaları’na katılma hakkı kazandılar. 2016-2017 sezonu için tecrübeli antrenör Zafer Kalaycıoğlu ile anlaşarak aslında hepimizin beklediği başarılara giden yolu açtılar. Bence doğru olan da ikinci sezon olmasıydı. Hem ligde hem de Avrupa’da başarılı olacaklarına inanıyorum ve her alanda takıma katkı sağlayan yönetimin olması önemli bir avantaj. Yakın Doğu Üniversitesi ile birleşerek her iki kurumun da hem ulusal hem uluslararası platformda büyük başarılar kazanacağı ve bu başarıların sürdürülebilir olacağı inancındayım. Zafer Kalaycıoğlu ve asistan Emre Vatansever ile bu sezon takip edilmeye değer bir kulüp olacaklar. BGD’den beklenilen diğer bir konu da ismine uygun hem altyapı hem sosyal sorumluluk projeleri ile farklı alanlarda da katkı sağlamaları… Özellikle yapılabilir ücretsiz spor okulları, altyapı çalışmaları ile YDÜBGD maçlarında gönülden destekleyen ciddi bir seyirci kitlesi yaratılabilir. Yeni birleşen iki büyük isim YDÜBGD isminin başarılı bir altyapısı, hatta gençlerin gelişmesine katkı sağlayabilecekleri bir alt ligde takım kurmalarının kulübün ismine çok yakışan bir çalışma olacağı inancındayım.

http://www.basketmerkezi.com/super-lig-degerlendirmesi-1-davut-gungor.html

Bu yazı 1577 kere okundu.